June ile Greta, muhasebeci bir
anne babanın kızları, June 14, Greta 16 yaşında. Bu iki kardeş birbirinden çok
farklı ve hiç anlaşamıyorlar. Bir de kızların ressam olan dayıları Finn, June’ın
vaftiz babası. Küçük kız dayısına aşık. Aids hastası olan Finn bir gey,
sevgilisi Toby ile birlikte yaşıyor. Finn’in kız kardeşi bu ilişkiyi onaylamıyor
ve hastalığından dolayı Toby’i sorumlu tutuyor.
Şimdi kitapla ilgili düşüncelerime
geçmek istiyorum. Bu kitapla ilgili hep övgü dolu yazılar okudum. Zaten ilgimi
çeken bir kitaptı ve beğenildiği için de okunacaklar arasında ön sıraya
yerleşti. Evet, ben de sevdim kitabı, öncelikle çok farklı bir konusu var.
Özellikle sonlara doğru çok daha heyecanlıydı, ne olacağını merak ederek
çevirdim sayfaları. Ancak kitapla ilgili olumsuz bir eleştirim de var. Kitap çok
uzatılmış bence. Bu hikaye 527 sayfa yerine 300-350 sayfada da anlatılabilirdi.
Provalar sonrası yapılan partilerin, June ile Toby’nin buluşmalarının çok fazla
tekrarlandığını düşünüyorum. Sayfa sayısı az olsaydı çok daha sürükleyici bir
kitap olurdu.
sıradışı bir hikayeymiş gerçekten...sitenin yeni dizaynını çok beğendim bu arada:) hayırlı olsun canım:)
YanıtlaSilGerçekten sıra dışı bir hikayesi var kitabın. Yeni temamı beğenmene çok sevindim canım, teşekkür ederim. Kristal Kitap bloğumu yeniden tasarladı.
SilYine elime alıp alıp bıraktığım kitaplardan birisi :( Neyse Kiler markete elbet karşılaşırım :) yorumunu çok beğendim canım Finn özellikle dikkatimi çekti uzatmalı kitaplardan hoşlanmıyorum ama yinede alacağım :)
YanıtlaSilYeni blog tasarımına da bayıldım canım çook güzel olmuş :)
Yakında yine kampanya yapar Kiler ve mutlaka bulursun bu kitabı. Bloğumun tasarımını beğenmene çok sevindim, ben de çok sevdim yeni bloğumu :) Güzel yorumun için çok teşekkür ederim canım.
SilRica ederim canım :)
SilKitap benimde ilgimi çekti.Kısa ve öz bir şekilde yorumlamışsın :) Yakında kitap alışverişine çıkmak lazım :)
YanıtlaSilAh bu alışverişler, hele kitap söz konusu olunca yapmadan duramıyoruz :) Güzel yorumun için teşekkür ederim canım.
SilKitabı yeni okudum. Gerçek anlamda bazı lafları damardan damardan işledi. Durup "Evet lan niye öyle?" dediğim çok şey oldu. Okudukça düşüncelere sürüklendim, keyfim kaçtı. Yani bana bunları hissettirecek kadar iyiydi. Anlatımı, olayları birbirine bağlayışı her bir karakterin kişilikleri geçmişleri ve her şeyin ortasında anlatıcı karakterin temsil ettiği asosyalite problemi... Evet eşcinsellik meselesinden daha çok etkiledi o hayalperestlik, toplumdan kopukluk, çekingenlik, iç çekişmeler ve kıskançlıklarla June. Onu hissettim, onu anladım. Bir parça kendimi buldum. Bu türden bir şeye en son Dostoyevski'nin Yeraltından Notları'nda yaşamıştım. Çok sık yaşamıyorum bu da yaşarsam değerli yapıyor.
YanıtlaSilAyrıca yazımda da kitaptan asosyallik bağlamında bahsettim.
Ne kadar güzel özetlemişsin. Okuduğum kitapta kendimi buluyorsam çok daha merak ve istekle okuyorum ben de. Hemen yazına bakıyorum.
Sil